PHP IDE and Basic Video

2 yorum


PHP “Personal Home Page” bildiğiniz gibi dinamik web sayfaları yapmamızı sağlayan bir script dildir. Kendileri Perl den türemiş olup, tamamen ücretsizdir. Sırf bu bağlam da bile rakip olarak gösterilen ASP ye PHP5 basar :) Ne yapam M$ ın neyde parmağı varsa bana itici geliyor.
Yeni dahil olduğum bir büyük Web projesinde Ar-Ge görevimin yanında nasipse kodlamaya da yardımcı olacağım. Bu nedenle ilk önce PHP'yi araştırıp öğrenmeye koyuldum. IDE takıntımdan dolayı bana uygun bir IDE aramak baya zevkliydi. Malum Macromedia Dreamweaver var ama hem Yavaştı hem de kodlama kısmı pek hoşuma gitmemişti.
Alternatiflere bakmak lazımdı. Baktım da ;

1. Aptana Studio
Java tabanlı olduğu için bu da yavaş kaldı benim pc de. Ama Eclipse den türeme olduğu için çok güzel özelliklere sahipti.

2. NuSphere PhpED
Ödüllü IDE'ymiş. Yok haketmiştir ona lafım yok da nedense bir türlü ısınamadım.

3. phpDesigner 2008
Evet evet bu baya hoşuma gitti. Hızlı ve kullanımı rahat. Üstelik beni kasmıyor. Bana istemediğim derecede yardımcı oluyor. İşte buydu aradığım. :)

4. Netbeans
Java ile ilgilenirken Netbeans'ın PHP plugin'i yazılıyor diye okumuştum bir bakayım dedim. Evet Beta olarak çıkarmışlar hemen denedim. Güzeldi. Ama Tasarım kısmı hiç yoktu. Beta'dan kurtulmasını beklemeye karar verdim. :)


Sonuçta phpDesigner 2008 tam bana göreydi. IDE yi halletmiştik. Hemen kitap edindim okumaya başladım. Tabi pdf ve videolarda. Yapıya alışmak biraz zaman alsa da şimdiden PHP den zevk almaya başladım. Allah tamamına erdirsin.

Temel PHP Videoları :

PHP Tutorial #1 - Covering the basics
PHP Tutorial #2 - Login form
PHP,HTML Tutorial // POST, Table, Forms

Bu kadar yeterli, abartmamak lazım. İlgi duyan olursa zaten gerekli her şeyi bulur. Hepimize kolay gelsin.

Msn maceraları 2 : Yongalılar

1 yorum

Çalıştığım yazılım firmasında teknik destek veren arkadaşlarımın başına zaman zaman ilginç olaylar gelmekte. Aslında sık sık demek daha doğru. Bazılarını sizinle paylaşmaya karar verdim.
Ama buradan alınması gereken ders bence Yazılım Sektörünün programı yazmaktan ve satmaktan ibaret olmadığını anlamaktır.

------------------------------
merve : merhaba müsaitmisiniz
Teknik Destek:
tabi, buyrun
merve :
ben size bişey sorucaktım
Teknik Destek:
buyrun
merve :
cari ekstre çıkarıyoruz ya hani
merve :
onda çok olduğu zaman sayfa bittiğinde geri kalnları yazdırmıyo 2. sayfa falan diye
Teknik Destek:
kullandığınız program X mi Y mi
merve :
Y olması lazım nasıl bakıcam
Teknik Destek:
Üstteki title da ne yazıyor?
merve :
1 dk
Teknik Destek:
Rengi ne programın Mavimi siyah mı? :)
merve :
siyah
Teknik Destek:
tamam Y o zaman
merve :
evet
Teknik Destek:
şimdi verilen hata nedir?
Yazıcıda 2. sayfa var mı? v.s. biraz daha açıklarsanız sorunu yardımcı olmaya çalışırım
.......
........
........
Teknik Destek:
anladım kontrol ediyorum
Teknik Destek:
programı kullandığınız PC internete bağlı mı?
merve :
NASIL ANLAYACAM Kİ
Teknik Destek:
şu an benle yazıştığınız makinada mı kurulu
merve :
evet, önümde
Teknik Destek:
msn kullanabildiğinize göre bağlısınız
merve :
evet
merve :
tamam bağlı
Teknik Destek:
Sabah ilk açtığınızda Yeni sürüm tespit edildi güncellemek istermisiniz diye bir uyarı aldınız mı
merve :
evet
merve :
hayır dedim ama
merve :
evet mi dicektim
Teknik Destek:
evet.. Evet diyecektiniz.
merve :
anladım
merve :
o zaman oluyomu
Teknik Destek:
Şimdi bir dk.
Teknik Destek:
Yukarıda Yardım menüsünde sürüm kontol et dermisiniz
Teknik Destek:
tekrar aynı uyarıyı alacaksınız
evet diyin ve güncelleme yapın
merve :
tamam dedim
Teknik Destek:
Rapordaki durumu tekrar kontrol edin
Teknik Destek:
ona göre tekrar değerlendirelim
merve :
tamam
Teknik Destek:
Şu an ben kontrol ettim bir sıkıntı yok 2. sayfayıda toplamları da sorunsuz çıkartıyor
merve :
tamam simdi oldu çok tesekkür
merve :
ederim hersabah açtığımda güncellicem o zaman dimi
Teknik Destek:
Güncelleme uyarısı verirse güncelleyin. Her gün güncelleme olmaz. Kolay gelsin.
----------------------

Daha çook Yongalı var. Zaman zaman paylaşabilirim.
Arkadaşlar kimseyi yerin dibine geçirmek veya küçümsemek değil amacım. Başta da söyledim. Yazılım basit bir iş değildir. Çok sac ayağı vardır. Bunlardan biri de destektir. Bu gerçeği asla unutmamak dileğiyle.

Crysis CRYTEK : Game of the Turk Kings

0 yorum


Giresunlu "Yerli" ailesinin Almanya doğumlu 3 çocuğunun yaptığı bilgisayar oyunu Crysis'i duymuşsunuzdur. Bill amcanın oyunun motorunu satın almadığına pişman olması, senaryosunun Hollywood patronları tarafından satın alınma yarışı v.s.

Türkiye için indirimli özel fiyat 49 YTL!. Geçenlerde herşeyi crack kullanan bir tanıdığım bile basmış parayı satın almış. Tebrik ediyorum. Kendim oynamadım ama arkadaşlar oynarken izledim. Gerçekten tek kelimeyle mükemmel.

Crysis CryEngine 2 : Oyunun motorundan marifetler


Bazı forum sitelerinde kıla tüye takması çok seven arkadaşlarımız bazı saçma eleştiriler yapmalarını kıskançlık krizi atakları olarak görüyorum.



Oyundan Türkçe görüntüler :





NOT: Oyun 16+

Good Quality Applications Built With Delphi

0 yorum


"Nedir bu Delphi ile alıp veremediğin?" diyenler için yazıyorum bu yazımı :)
Şaka bir tarafa sanırım Delphiye fazla yüklenmişim. Sezar ın hakkını verme zamanı.
Bilgiğiniz gibi Delphi, Pascal temelli bir programlama dili. Borland tarafından geliştirilmiştir.

Delphi'nin Gelişim Süreci

Delphi EEP (Early Experience Program)

İlk hazırlık sürümü 1994 sonbaharında kısıtlı bir geliştirici çevresinde satılmıştır. Yanında verilen kaynak kodları gelecek sürüm olan Delphi 1'e göre önemli farkları olduğunu gösteriyor.

Delphi 1 (Kodadı: Delphi)

Delphi nin ilk sürümü 14 Şubat 1995 de satışa sunuldu. Sadece 16 Bit uygulamalar için kaynak kodları içeriyordu. Bileşenleri son derece kısıtlıydı.

Delphi 2 (Kodadı: Polaris)

Delphi 2, Mart 1996'da satışa sunuldu. 32 Bit uygulamaların geliştirilebildiği ilk sürümdür. Önceki sürüm olan Delphi 1 de birlikte veriliyordu.

Delphi 2, 16 Bit ten 32 Bit'e geçişte önemli ölçüte geliştirildi. Windows 95 stilinde modern bileşenler içeriyordu. Ayrıca çok daha fazla hafıza kullanımına izin veriyordu. Daha önce tüm veritipleri için 64 KByte ile sınırlıydı. Karakter dizileri (String) 255 karakter olabiliyordu. Delphi 2 ile 2 GByte a kadar kullanım imkanı

Delphi 3 (Kodadı: Ivory)

Delphi 3, Mayıs 1997 de satışa sunuldu.

Önceki sürüme göre en önemli fark çok sayıda hatanın düzeltilmesi ve internet uygulamaları ile ilgili bileşenlerin eklenmesi olmuştur.

Delphi 4 (Kodadı: Allegro)

Delphi 4, Temmuz 1998 de satışa sunuldu. Dinamik dizi kullanımını sağladı.

Delphi 5 (Kodadı: Argus)

Delphi 5, Ağustos 1999 da satışa sunuldu. Bu sürüm ile ADO ile veritabanı erişimi başladı. Profesyonel sürümde ise bu özellik ADO Express olarak satın alınması gerekiyordu.

Delphi 6 (Kodadı: Iliad)

Delphi 6, Mayıs 2001 de satışa sunuldu. Delphi 6 ile birlikte gelen Modelmaker modelleme aracı ile UML-Modellerinden Delphi kodları oluşturulabiliyordu. Modelmaker nesne tabanlı sistemleri modelleyen standart bir dil olan Unified Modeling Language UML ile Diagram oluşturmayı sağlıyor. Böylece kod yazımı en aza indiriliyordu.

Veritabanı erişimi için yeni bir arabirim olan dbExpress eklendi........................

Delphi 7 (Kodadı: Aurora)

Delphi 7, 9 Ağustos 2002'de satışa sunuldu. Tarihteki en sağlam ve bugsız sürüm olarak nitelendirilir. Beraberinde .NET Preview komut satırı derleyicisi ile birlikte geldi. Modelleme aracı Modelmaker bu sürümde Delphi ile bütünleştirildi.

Delphi 8 (Kodadı: Octane)

Delphi 8, Aralık 2003 de satışa sunuldu. Bu sürüm ile sadece .NET 1.0 uygulamaları geliştirilebiliyordu. ECO gibi çok güçlü bir teknoloji Delphi'ye kazandırıldı. Borland bu versiyonda ECO gibi bazı ilklere imza attı. Fakat bu gelişmelerden çok, herkesin beklediği .NET desteği biraz gecikti ve IDE'de bulunan buglar herkezi bezdirdi. IDE'nin başarısızlığı ECO gibi teknolojilerin önemini perdeledi.

Delphi 2005 (Kodadı: Diamondback)

12 Ekim 2004 tarihinde satışa sunuldu. .NET 1.1 ve Win32 desteği ile beraber geldi. Delphi 8'in ardından, Delphi kullanıcılarının karşısına gerçekten güçlü bir IDE çıkarıldı. ECO II ile model tabanlı progrmlamaya yeni bir soluk geldi. Özellikle Refactoring desteği, Delphi'nin 8. sürümünde kaybettiği imajını geri kazandırdı.

Delphi 2006 (Kodadı: Dexter)

10 Ekim 2005 çıkış tarihidir. Her ne kadar Delphi programcıları .NET 2.0 desteğini bekleseler de, bu sürümün amacı .NET ve Win32 alanında iyileştirmelere gidilmesi idi. Özellikle Win32 kütüphanesindeki bir çok temel rutinde, FastCode kütüphanesi kullanıldı. Yine bu sürümde de .NET 1.1 desteği veren Delphi, bizleri ECO III ile tanıştırdı. Ayrıca Win32 ve .NET ortamları için Together ve Caliber RM destekleri eklendi. Pattern Organizer, Code Templates gibi özelliklerin yanında Refactoring geliştirildi. Ayrıca bu sürümde C# Builder, C++ Builder bütünleşik olarak geldi.

Delphi 2007 for Vista (Kodadı: Spacely)

19 Mart 2007 tarihinde çıktı. Bu sürümde esas amaç Windows Vista ve Ajax'tır. Ve bu sürüm sadece Win32 için çıkmıştır. .NET sürümü bulunmamaktadır.

Delphi for PHP (Kodadı: Astro)

27 Mart 2007 tarihinde piyasaya sunuldu. Qadram şirketinin uzun süreden beri üzerinde uğraştığı QStudio, CodeGear(Borland'ın alt şirketi) tarafından satın alındı ve ismi Delphi for PHP olarak piyasaya çıktı. Özellikle VCL kütüphanesinin PHP versiyonu ile birlikte Qooxdoo ve Ajax destekleri ile ön plana çıkıyor.

Codegear RAD Studio 2007 (Kodadı: Highlander)

2007'nin son çeyreğinde çıkması planlanan Highlander sürümü .Net 2.0 destegi ve .Net 3.0 uyumlulugu ile cikacaktir. İçerdiği bazı yeni özellikler şunladır.

1. .Net 2.0 desteği
2. Vista desteği
3. .Net 3.0 ile uyumluluk
4. Generics for Delphi.Net
5. DBX4
6. ECOIV
7. BlackFish SQL

Delphi 2008 (Kodadı:Tiburón)

2008'nin ortasında çıkması planlanan 2008 sürümünün en önemli yeniliği VCL in Unicode destekli hale gelecek olmasıdır. Bunun yanında Win32 için Generics desteğinin gelecek olması diğer bir yeni özellik olacak.


Delphi ??? (Kodadı:Commodore)

Delphi 2008 den sonra çıkması planlanan Commodore sürümünün en önemli yeniliği VCL in 64Bit destekli hale gelecek olmasıdır.

Bu sürümlerin ilerisinde ise aşağıdaki özelliklerin dile getirilmesi planlanmaktadır.

1. multi-core/multi-threaded development
2. Development for PDAs and the Compact Framework
3. Language enhancements and standards conformance
4. Rich Internet Application (RIA) development
5. Cross-compilation to other operating systems
6. Continuously improved and frequently updated documentation

NOT: Halen en çok kullanılan sürümü Delphi 7 dir. En iyi bilgi içeren Delphi sitesi ise DelphiTürkiye'dir

Delphi ile yazılmış en güzel projeler ise BURADA listelenmiştir.
Açıkcası Borland bana göre .NET in kuyruğuna takılmakla ve de Linux sürümü olan Kylix'in geliştirmesini durdurduktan sonra çok puan kaybetmiştir. Yine de en güzel RAD ve VCL kesinlikle Delphidedir. Ülkemiz yazılımcıları ve yazılımları için de mükemmeldir. Nam yapmış Türkiyedeki en çok pazar payına sahip yazılım şirketleri, uygulamalarının bir çoğunu Delphi ile geliştirmektedirler.

Java and Netbeans Video

0 yorum




Uyarı: Patlamış mısır yemek, ciklet çiğnemek, kabuklu yemiş yemek YASAKTIR!

Java 01: Hello World
Java 02: Variables
Java 03: Functions
Java 04: If & Switch Statements
Java 05: While & For Loops Statements
Java 05,5: Object Oriented Programming
Java 06: Loops
Java 06,5: Basic Classes
Java 07: Switch Statements
Java 07,5: Namespace & User Input
Java 08: Arrays
Java 09: Exceptions
Java 09,5: Inheritence, Abstract Classes & Methods
Java 10: Interfaces
Java API & String Methods
Java 11: Swing GUI Intro
Netbeans 6 Swing App Dev
Java ME and the Netbeans Mobility Pack
NetBeans SOA Tools, Composite Application, CASA



Java ve Turkiye

1 yorum



Bir dostum bana 1 hafta sırf Java nedir? diye araştırma yapmamı tavsiye etmişti. Ben de içimden "Ne yaptın usta ya, çok şükür Ar-Ge ci sayılırız, 2-3 günde hallederim" diye düşünmüştüm. 10 günden fazla oldu hala okuyorum :) Kulakların çınlasın @ch.

Çok yabancı değildim Java ya ama işin içine ciddi ciddi dalınca anlıyor insan Java'nın dil değil koskoca bir platform olduğunu. Hehe aklıma .NET geldi. O da platform olduğunu idda ediyor. Tek cümle ; hadi ordan. .NET çi arkadaşlarım kızmıştır ama cidden öyle.

Bazı şeyleri daha iyi anlıyorum. Neden ülkemizde Java teknolojileri az kullanılıyor.

1. Üniversite veya kurslar hep M$, .NET dalgasında. Çünkü o kolay ve onu biliyorlar sadece.
2. Java bir derya ve bizim çat pat yüzme bilen Yazılımcı (!) arkadaşlarımız ve işin Ustaları(!) bu deryada kulaç atmaya korkuyorlar.
3. Türkiye'de orta büyüklükte projelerden öteye pek gidilmiyor. Dolayısıyla diğer diller bu ihtiyacı karşılıyor. Fantaziye ne gerek var ama demi?
4. İyi derecede bir Delphici veya Vbasic hatta C# cıyı atıyorum 1000 $ a çalıştırmak varken zaten piyasada az olan bir Javacı arkadaşa 2000 $ vermeyi enayilik olarak görüyorlar.
5. Kısa zaman sonra mevcut talepler genişleyecek ve mevcut arkadaşlar bu talepleri karşılayamayacak. İşte o zaman "Tühhh javacı olmak varmış ya" diyecekler. Benden söylemesi. Ahanda bu tiyoyu sizden başkasına da vermem :)

Javada sınır yok. Açıkça diyor ki; Ne arzu edersiniz.... gerisi senin hayal gücüne kalmış. Tabi bilgi ve becerine de. Eğer hayal gücünüz darsa hiç uğraşmayın. Java zaten sizi kabul etmez. Klasik 2 edt, 2 btn, 2 dbQuery den öte gidemiyorsanız Delphi tam sizlik.

Java uzun ve meşakkatli bir yol. Lakin ödülü çok büyük. Size her türlü hayalinizi gerçekleştirmeyi vaadediyor. Sürekli gelişen ve gelişecek olan Java gerçekten beni büyüledi. Açıkcası korkuttu da :) Büyük bir aksilik olmazsa "Javadan dönenin kaşığı kırılsın"
Şimdi size java şöyle java böyle demiyecem. Araştırın. benden sadece temel bir bilgi linki çalışır :) Buyrun...Tıklayın...

---------------- // Yaşasın Java Kardeşliği \\--------------------

BT insan kaynaklari portali

0 yorum



Güzel, faydalı bir insan kaynakları portalı. Jobula.com Sadece Bilişim Sektörüne hitap eden jobula' da ;
Yazılım,
Sistem ve Ağ
Satış
İş Analizi
Kurumsal Kaynak Planlama
Proje Yönetimi
Veritabanı
Finans
Diğer
Güvenlik
Multimedya
Web Yazılım
Satış ve Pazarlama
Satınalma
gibi kategorilere göre iş aramanız mümkün. Çok faydalı bir portal olarak BT sektöründe yerini alacağını zannediyorum.
Java ile yazıldığı için de gözüme çok hoş geldi.

Netbeans'ı Hızlandıralım #JAVA

0 yorum


Şimdilerde Java damarım gene kabardı :) IDE olarak Netbeans 6.0 Beta 2 (All-in-one) seçtim. Kurulumu sıkıntısız yapmanız için jre'yi jsdk yı kurduktan sonra Windows'un tüm dil ayarlarını English ve ABD yapmalısınız. Sonra Netbeans'ı kurabilirsiniz.
Yanlız Findows da çalıştığım için IDE de bir yavaşlık sözkonusu. Zaten 512 ram var bu garibin Dell'inde... Ahh gözünü sevdiğiminin Linux u... (Linux sistem kaynaklarını daha ekonumik kullandığı için Netbenas Linuxda daha performanslı çalışıyor)
Buna bir çare aradım ve buldum. Sizinle de paylaşmak istedim.

C:\Program Files\NetBeans 6.0M10\etc\netbeans.conf dosyasını notepad de açıyorsuz.
J-Xms32m -J-XX:PermSize=32m -J-XX:MaxPermSize=200m değerlerini;
J-Xms128m -J-XX:PermSize=128m -J-XX:MaxPermSize=256m şeklinde değiştiriyoruz. Benim ram 512 olduğu için bu değerleri seçtim. Siz ram'inize göre arttırabilirsiniz.
Ama dikkat edin verdiğiniz değer çok fazla olursa ve o anda Findows da o kadar boş Ram yoksa Netbeans açılmaz. :)
Buradan configrasyon hakkında daha detaylı bilgi bulabilirsiniz.

Netbeans ve Java ipuçlarını öğrendikçe vermeye devam edeceğim.
Mutlu edin, mutlu olun...

MetalFirtina.Start();

1 yorum



Politik konulara girmeyeceğim diye kendime söz vermiştim. Ama bu konu politikadan baya fazla olduğu ve direkt olarak tüm milletimizi, devletimizi ve vatanımızı ilgilendirdiği için yazmak zorundayım.

Malumunuz tezkere mecliste ve onaylanacak. Tüm baskılar ve şartlardan dolayı kuvvetli muhtemel IRAK'a karadan girilecek. Bu operasyon amaç olarak tabiki yapılması gereken bir gereklilik. Lakin yapılma şekli ve doğuracağı sonuçlar çok iyi tartılmalı ve hesap edilmeli. Resmen satranç oyunu. Dikkatli, düşünerek ve akıllıca hareket edilmeli. Türkiye'nin 1 tek dostu yok. Düşmanların da haddi hesabı yok. Bu nedenle 1 tek yanlış hamle yapma lüksümüz yok.

Terör örgütünü vurmaya gidiyoruz ama acaba bizi neler bekliyor. Ne tür tuzaklar bekliyor? Bir kaç kuvvetli muhtemel senaryolar.
- Türk askeri sınırı geçer, önünde pat diye peşmergeleri bulur ve çatışılır.
- Boruzani, havlamaya başlar "Bu IRAK devletine yapılmış bir saldırıdır. Bize savaş açtılar. Aynı zamanda etnik temizliğe geldiler. Tüm Kürtleri öldürecekler" gibisinden.
- Bu sayede başta ABD olmak üzere karşımıza dikilebilir.
- Yurt içinde de Boruzaninin Kürt halkını galeyana getirici havlamalarını fırsat bilenler iç savaş (Türk-Kürt) çıkartmak için bombaların düğmesine ve silahların tetiklerine basarlar.
- Öğleden önce bir kürt mahalle kahvesi taranır, öğleden sonra da bir Türk kahvehanesi. Sonra yıllardır arkadaş veya komşu olanlar bile birbirine yan gözle bakmaya başlar.
- Bütün bu gelişmeler yetmiyormuş gibi Yunan ve Rum köpekleri de kaşınır. Bir cephe de batıda ve Kıbrıs'ta açılabilir.

gibi gibi.. Daha çoğaltabilirim ama Paronoya teşhisi koyarsınız diye bu kadarını yeterli görüyorum.

Korkarım ki MetalFirtina.Start(); komutu verildi. Akıllı olmak lazım. Bu vatanı bizim (Türkü-Kürdü-Lazı-Çerkezi...)dedelerimiz omuz omuza kurtardı. Şimdi gerekirse biz torunları kurtarır. Kimsenin şüpesi olmasın. Ama akıllı olmak lazım. Kökü kurutmak istiyorsak koca ağacı ilaçlamak ve kurumasını beklemek yerine direk köküne kibrit suyu dökmek lazım.
Allah (c.c) sonumuzu hayır etsin ve bizlere de gerçek ŞEHADETİ nasip etsin. (Amin)

Ubuntu Gusty Gibbon

0 yorum

En popüler Linux dağıtımlarından biri olan Ubuntu Gusty Gibbon kod adlı yeni sürümünün CD siparişlerini toplamaya başladı. Ubuntu'nun 7.10 sürüm numaralı CD lerini https://shipit.ubuntu.com/ adresinden sipariş edebilir ya da direk Download edebilirsiniz. Henüz ben de inceleme fırsatı bulamadım. Şayet inceleyebilirsem düzenlemeler ve yenilikler konusunda gözlemlerimi paylaşacağım.

Daha önce Ubuntu kullanma fırsatım olmuştu. Gerçekten takdire şayan. Hele bir de Berly yeni adıyla Compiz Fusion çaktın mı... Oy oy oy.. Kullanmaya doyum olmaz. Seyredin neyi kastettiğimi anlarsınız :)



Pehh pehh pehhh Vista da kimmiş :P

Ramazan Manzaraları - 2 |Affet Ya RAB

2 yorum

Bir ramazan ayının da sonuna geldik. Yeniden müslüman olduğumuzu hatırlamak için 1 yıl daha mı geçecek? Nerden mi alaka? Bayramın bitişinden sonra olacaklar malum da ondan. Kusura bakmayın direk ve anlatım kurallarını tanımadan içimden geçenleri pat diye yazacağım.
- Bir ay boyunca iyi kötü ibadet edip, günahlardan kaçınmaya çalıştık. Ama kurtulduk mu? Arındık mı günahlarımızdan? Cenneti mi garantiledik? Biz müslümanların ibadeti sadece mübarek ay, gün ve gecelere mi mahsus?
- Dünya işlerimize öylesine gömülmüş durumdayız ki Yaratılışımızın Gayesini unuttuk. ( "Ben insanları ve cinleri yalnız bana kulluk etsinler diye yarattım,"(zariyat, 56) )
- Kıldığımız namazların her rekatında okuduğumuz Fatiha suresinin 5. ayetinde -Sade Sana ederiz kulluğu, ibadeti; sade Senden dileriz yardımı, inayeti Yarab! diyoruz ama namaz bittimi bu sözümüzü de unutuyoruz.
- Yaratılmışların en şereflisi olan İNSAN, yaratılmışların en şerefsizi olan DÜNYA ya o kadar bağlanmış durumda ki, MÜSLÜMAN kelimesinin manası olan 'Kayıtsız şartsız ALLAH' a teslim olmak' olduğunun bilincinde bile değil. Değiliz ki buna uygun hareket etmiyoruz.
- Affet bizi Ya RAB! Affet... Şüphesiz büyük bir sapkınlık ve gaflet içindeyiz. Bizleri bağışla. Doğru yoluna dosdoğru ilet. Bizlere hidayet nasip eyle, bizleri ıslah et. Hiçbir zaman sana layık kulluk edemedik, edemeyeceğiz de.
- Bizi doğru yola iletmek için gönderdiğin Yüce Kur'an-ı Kerim'in mealini bile okumaktan aciziz.
- Günde abdest süresi de dahil olmak üzere en fazla 1 saat bile bulup, islamın şartlarından biri olan NAMAZ KILMA'yı bile icra edemiyoruz. Lütfen şu linke tıklayın ve okuyun. Resimlere çok dikkat.
- Mübarek Ramazan Bayramını bizlere ŞEKER Bayramı diye yutturmaya ve dejenere etmeye çalışanlara kanmamıza müsade etme. Bizi Özümüzden ayırma Ya Rab. Hakkımızda en hayırlısını nasip eyle...
- Hepimiz CENNET e gitmek isteriz ama ÖLMEK ten korkarız. Çünkü biz de biliyoruz bu halimizle Cenneti hak etmediğimizi. Bizi hak edenlerden nasip etle Ya Rab!
- Hiç bir geçerli mazeretimiz yok. Olamaz da. Şüphesiz günahkarız. Günahlarımızı bağışla Ya RAB... Bağışla....

Yazılımcılara devlet teşviği geliyorMUŞ

1 yorum

Binali Yıldırım, Habertürk'e açıkladı: "Ben yazılım projesi yapacağım" diyen kişiye devlet karşılıksız 100 bin YTL verecekmiş....

Peki o zaman ilk ben söylüyorum "BEN YAZILIM PROJESİ YAPACAĞIM"
Bana da verecek misiniz? Yoksa KosGeb gibi 40 dereden su getirip sadece dayısı ya da zaten parası olan kişilere mi vereceksiniz? çok merak ediyorum. Bu ülkede genç ve radikal yazılımcılara cidden destek olun, 2-3 yıl içinde yeşil yeşil $ ları WC de mi kullansak diye düşündürmeye başlasınlar.

Yakında çıkar işin kokusu... Sayın bakanın konuyla ilgili açıklaması;


Hadi bakalım vatana, millete, yazılımcılara Hayırlı Uğurlu olsun.

Tutkunun Dansı | TANGO |

0 yorum

Daha önce Saz Çalmak başlıklı yazımda bir çocukluk hevesimden, hayalimden bahsetmiştim. Şimdi de gençlik hayallerinden olan Tango hakkında iki çift laf etmek istedim.
Malumunuz Tango Güney Amerikanın yaban ellerinden olan Arjantin yöresinin halk oyunudur. Ne olur demeyin şimdi bizim Zeybeğimize ne oldu da gavurlaştın falan gibi laflar. Dedim ya geçlik hayali :)
Bir çok kişide olduğu gibi tango bana da Aşkı ve Tutuyu çağrıştırır. Malesef bu Tango tek başına yapılabilecek bişey olmadığı gibi ; zaman, emek ve beceri de gerektiriyor. Tabi şimdiye kadar uygun bir partner bulamadığım için ne zaman ayırabildim ne emek verebildim ne de becerikli olup olmadığımı deneyebildim. Ama arayışlarım devam ediyor :D

Ve işte gençlik hayallerimden olan Tangooooooooo..... // Bir gün yapacam ama. Görürsünüz :)
NOT: Ayak hareketlerine bakın yırtmaca değil ;)



Bu da J.Lo Abladan // daha birkaç fırın ekmek yemesi lazım :)

PHP Coder nasıl olmalı? İş ilanı

1 yorum

Kariyer sitelerini geziyordum. Neden mi? Niye gezilir?
Neyse mesele o değil. Bu yaşıma kadarki en güzel, samimi, açık sözlü ve dürüst ilanı gördüm.
İlan uzun ama kırpacak yerini bulamadığımdan hepsini Paste ediyorum.
----------------------------------------------

Tüm dünyanın sizi tanımasını istermisiniz?
Bu projeyi Türkiyeden ben çıkardım demek istermisiniz?
Benim gibi ustaya Layık bir proje demek istermisiniz?
2 ay sonra hayatınızın değişmesini istermisiniz?
Bunlar Evet se , lütfen okuyunuz...


BİZ NASILIZ?

Herkesin işyerine sadece orada bulunmak için gelmesini beklemeyiz.
Herkesin kendisini rahat/kendi işiymiş gibi hissetmesini fakat üretici olmasını bekleriz.
Takım oyuncusuyuz , hep beraber bir yere gemeye çalışırız.

İŞ HAKKINDA:

UZMAN PHP DEVELOPER ilanı E-zbanner kardeş markası olan DIGITIY'nin yaptığı DÜNYAYA AÇIK web projeleri için verilmiştir.

E-zbanner'ın markalara yönelik B2B araçları yanında, Digitiy olarak, büyük kitlere açık Zevkli B2C projelerimiz için Tecrübeli UZMAN PHP DEVELOPER arıyoruz.

Size değer veren, doğru projeler geliştiren, takım olarak bir yere gelmeye çalışan bir ekipte çalışmak isterseniz , bize başvurun..

Bu kişi,
.Websitelerin kısa sürede açılmasında çok önemli rol oynayacak.
.2 ay sonra Tüm Türkiyede ve dünyada tanınacak.
.Devam etmekte olan projeyi business ve teknik gereklere göre kodlayacak.
Kendine kodlama takımı kurabilecek
Döküman yazabilecek
Hangi kodun yığılacağını , hangisinin uçacağını bilecek.
Projeyi sahiplenecek.Arkasında ben varım, diyebilecek.

Aranan Nitelikler :

Esasında bu videodaki gibi olmalı:)) Bir göz atın



Kodlamada Tutkulu olmak
GNU/Linux platformunda daha önce kod yazmış olmak
Proje bitim süreçlerine uyabilmek
Smarty ve buna benzer template sistemleri üzerinde çalışmış olmak.
RDMS/ İleri seviyede Php/MySQL
İyi seviyede HTML, CSS, JavaScript,Ajax,XML
Apache bilgisi ve uygulama tecrübesi
Editörle hızlı HTML/kod yazabilme
Ölçeklenebilir/optimized kod yazabilme
LAMP le çalışabilmek
Belli bir hızda kodlayabilmek

En az yüksekokul mezunu (Tercihen bilgisayar mühendisligi, bilgisayar programcılığı)
En az 2 yıl iş tecrübesi
PHP tecrübesi
ingilizce anlamak

OLURSA +
Linux, shell scripting, Apache,Postfix,RHEL4/Fedora,load balancing,tar
Anadolu yakasında ikamet
OLURSA -
Dreamweaver

Şartlar:
-------
Aylık Gelir 1600-3000 YTL Başlangıç
Düzenli iş saatleri
Kahvaltı+Yemek
Sigorta vs...

Not: Kişilerin dini prensiplerine her zaman saygı duyarız.

design at e-zbanner.com email adresine cv de gönderebilirsiniz.

teşekkürler çağan erdil e-zbanner

-----------------------------------------------------------
Asıl ben teşekkür ederim Çağan Bey. Adam gibi bir iş ilanı okudum ya sayenizde. Gözüm açık gitmem gayrı.... Samimiyetle söylüyorum bu vasıfları taşısam sizin gibi bir ADAM la çalışmak bana gurur verirdi....
NOT : ilan yeni, başvurmak steyenler kaçırmasın.

Open Source # Açık Kod

0 yorum


Open Source' un gücü, her geçen gün artıyor. Bu güce ve yönelişe, bir çok durumda yaptığımız gibi bazı uzuvlarımızı tıkadık. (Göz ve Kulaktan bahsediyorum)
Şirketler ve ülkeler hızla Open Source'a (Açık Kod) geçerken bizde 'Aman o da neymiş. Ben kod yazacam ve bunları açacam herkese. Hele bi de ücretsiz vermek. Aptallaşma.' şeklinde karşılık bulmuştur.
Bu arkadaşlara bazı Aptal Örnekler vermek isterim;

Open Source (Açık Kod)

Bu da 480 tane açık kodlu uygulama TIKLAYIN!

Şimdi size 30 sn lik goglama sonucunda çıkardığım bazı haber başlıklarını vereyim;
  • Nokia, Kodlarını Açtı
  • Solaris işletim sisteminin kaynak kodlarını açtı
  • Yahoo mail kodlarını açtı
  • SUN, Java kodlarını herkese açtı
  • Microsoft Windows kodlarını TSK ya açtı
  • Borland, Interbase'in kodlarını açtı ve bir grup gönüllü FireBird adıyla geliştirmeye devam etti.
Örnekler arasına Linux u belirtmeye gerek bile duymadım :)
Bütün bu şirketler ve kişiler Aptal değil mi? Bu konuyu biraz düşünün. Bulamadığınız cevapları ileriki zamanlarda vermeye çalışacağım ;)

ADSL den VDSL2 ye : TT'ye Sitem

1 yorum

Türk telekom VDSL müjdesini verdi. Verdi de ben gele kıl kaptım bazı şeylerden. Huyum kurusun.
Açıklamada Vdsl in Adsl den 20 kat hızlı olduğu söylendi. Neden 20? Bence 27 olmalı. Çünkü A alfabenin 1. harfi, V ise 27. harfi. Vdsl in sonundaki 2 yi hiç hesaba katmıyorum bile. Katsam 27*2=54 çıkacak. Sonra neme lazım dersiniz 'Şuna bak buldu da bunadı' diye. Dedirtmemmmm.

Aynı müjdeli açıklamada "700 MB’lık DivX formatında bir film, VDSL2 sayesinde 4 dakikada, 5 MB büyüklüğünde bir müzik dosyası ise 25 saniyede bilgisayara yüklenebilecek." şeklinde müjdenin mana ve ehemmiyetini örneklemişler. Tamam Ferrari gibi hızlı ve bu hızı video ve mp3 download babında örneklemişsiniz. Hadi bu örneklere de eyvallah diyelim de Neden daha faydalı şekilde kullanım örnekleri vermiyorsunuz? DivX filmi yerine eğitim videoları demiyorsunuz mesela? Tamam bizim milletimiz aklında internet= film+ müzik ile eşleşmiş olabilir. Bu imajı kırmak ve interneti daha faydalı şekilde kullandırmaya ve de toplumsal gelişime katkıda bulunmaya çalışmıyor, çaba göstermiyorsunuz?
Ülkemizde bazı kişi ve kurumların ağzından çıkan her söz ayrı bir önem arzediyor. Ama bunun maesef farkında değiller. Siz verdiğiniz örneklerde internet kullanıcılarını video ve mp3 download ına yönlendirin sonra da biz niye yerimizde sayıyoruz diye düşünün.

Lafınızın nerelere gidebileceğini, nelere yol açacağını ölçün, biçin, tartın sonra konuşun. Şundan da emin olun başka bir ülkede böyle bir kurum bu açıklamayı yapsaydı benim gibi sıradan bir vatandaş gençleri yanış yönlendirdiğiniz için sizi mahkemeye verirdi. Korkmayın ben vermiyecem. Sebeplerini belirtmeme gerek yok.

Son cümleler : Gençlik gözünüz aydın! Artık sürekli izlediğiniz müstehcen filmlerin serisini birkaç günde tamamlamış olacaksınız. Süper değil mi?
Son kelimeler : Eğitim Şart !

Saz Çalmak

0 yorum

Her çocuk gibi benimde fazlasıyla hayallerim vardı. Bunlardan üst sıralarda yer bulanlardan bir tanesi de 'Saz Çalmak' tı. Bu hevesimi farkeden Sevgili Babacığım kendi imkanlarıyla bir saz yapmıştı. İlk ve tek sazım şu parçalardan oluşuyordu;
- Sefer Tası (İş yerine yemek götürmek için kullanılan alüminyum kap)
- Tahta
- Misina

Çok mutluydum. Çünkü bizim çocukluğumuzda bilyalar, gazoz kapakları, tahtadan arabalar bile bizleri mutlu ederdi. Hele ki babamın dahiyane saz sürprizi... Süpperdi. Bir süre uğraştım, tımbırdattım. Lakin daha o zamanlarda edindiğim bir huy vardı. Mükemmeliyetçilik. Tamam çok mutluydum ama kesmiyordu. Babam ilk fırsatta gerçek bir bağlama (saz) alacağını söyledi. Ama o firsat hiç eline geçmedi :(
Ben de bu hevesimi ve hayalimi ileriki zamanlarda giderme kararı aldım. Elbet bir gün saz alacak param ve öğrenmeye ayırabilecek vaktim olacaktı. Kocaman oldum ama param olsa vaktim yoktu vaktim olsa param. Yani hala hevesim kursağımda kaldı.
Ama vazgeçmiş, pes etmiş değilim. Elbet bir gün paraya ve boş vakte aynı zaman diliminde sahip olacağım. İnanmak başarmanın yarısıymış. :)

Ne zaman bir bağlama/saz sesi duysam içim gidiyor.




En çok kullanılan programlama dilleri?

1 yorum

Daha önce Hangi Programlama Dili ? başlıklı yazımda da belirttiğim gibi şimdi bu konuya değinmek istedim. Söz konusu yazımda da vermiş olduğum linkteki tablo aşağıdaki gibidir.

1 1 Java 21.701% +0.17% A
2 2 C 14.908% -3.15% A
3 4 (Visual) Basic 10.748% +0.12% A
4 5 PHP 10.204% +1.08% A
5 3 C++ 9.938% -0.82% A
6 6 Perl 5.416% -0.01% A
7 8 C# 3.583% +0.59% A
8 7 Python 3.025% -0.12% A
9 9 JavaScript 2.722% +0.28% A
10 13 Ruby 2.065% +1.13% A
11 12 PL/SQL 1.860% +0.82% A
12 11 SAS 1.395% -0.54% A
13 16 D 1.370% +0.82% A
14 10 Delphi 1.224% -0.88% A

Bu tablo Ekim 2007 dünya proramlama dillerinin kullanım istatistiği. Her ay güncelleniyor ancak çok farklar oluşmuyor.
Tamamen kendi gözlemlerimden oluşan Türkiye sıralaması da şu şekilde;
  1. Delphi
  2. Php
  3. VBasic
  4. C/C++
  5. Asp
  6. C#
  7. Java
Bu adar sıralama yeterli. Şimdi kıyaslamaya geçelim. Dünyada 1. sırada olan ve %21 gibi müthiş bir orana sahip olan Java Bizde alt sıralarda. Diğer ilginç örnek; Dünyada 14. sırada ve %1.22 gibi bir kullanımla üstelik düşüşte olan Delphi biz de 1. sırada.
Hımm... Büyük bir çelişki var gibime geldi. Yok yok aslında eminim. O zaman bunun sebeplerini irdelemekte fayda var. Tamamen şahsi görüşlerimdir, katılmak zorunda değilsiniz ama katılmamanız gerçekleri değiştirmeyecek :)

  • Dünya ve Türkiye'deki yazılım talepleri hem kalite hem de istek bazında çok farklı boyutta. Ülkemizde ağırlıklı olarak Veri Tabanı / Masaüstü paket programlar revaşta. Dünya da ise daha komplike çalışan ve birçok platformu (Win/Linux/Web/PDA) aynı anda destekleyen projeler istenmekte ve yazılmakta.
  • Dil seçiminde en önemli şeylerden birisi yazılacak programdır. Dolayısıyla Türkiyede istenen veya satılabilen projelere en uygunu yani Delphi, dünyada ise Java en çok kullanılan dil haline gelmiştir.
  • Ülkemiz hem yazılımcılar bazında hem de müşteri bazında dünyayı birebir takip edebilen bir yapıya malesef sahip değildir. Dolayısıyla arada bu derecede bir çelişki oluşmaktadır.
  • İşin başka ve acı boyutlarından birincisi Üniversitelerimizde verilen programlama derslerinde hem yanlış yönlendirmeler olması hem de yetersiz kalınmasıdır.
  • İkinci acı olay ise bu öğrenci arkadaşlarımızın mesleğe atılmalarıyla başlıyor. Ya da alaylı olarak yetişen arkadaşlarımız. Fark yapmaz. Malesef projelerimiz yeterli ArGe, planlama, modelleme, analiz yapılmadan alelacele ve üstünkörü hazırlandığı için; program - müşeri memnuniyeti - geliştirme gibi alanlarda sorunlar çıkması. Şimdi bu konunun dil seçimiyle alakasını kuramadıysanız biraz daha düşünün derim.
  • Bizleri hazırı seven, beleş mezar bulsak acaba girsem mi diye düşünen bir hale getirdiler. Kimler olduğunu siz de çok iyi biliyorsunuz. Dolayısıyla Java gibi başlı başna bir platformda boğuşmak şimdilik kimsenin işine gelmiyor. Ne zaman ki mecbur kaldık yani yumurta yaklaştı o zaman mecburiyetlerden dolayı işin içine gireriz.
  • Eğitim Şart ! başlıklı yazımda da değindiğim bastırılmış gençlik. Bunun da alakasını kuramadıysanız biraz bahsedeyim. Programlamada ve yeni dil/platformlara merak ve öğrenme arzusu, hakkıyla kullanma becerisini edinebilme duygusundan yoksun olduğumuz için geişmeleri 3-5 sene sonra ancak takip etmeye ÇALIŞIYORUZ.

- Eee canım olmuş? Piyasa bunu istiyor bizde bunu biliyoruz. Amma abarttın olayı! diyenler olabilir.
El Cevap :
- Siz bu kafayla devam edin. Elin oğlu gelsin ülkemizde satsın SAP' ını....

Yazılım piyasası hem gelişme hem de değişim olarak çok hızlı ilerliyor. Biz hala açık trübünden seyreyliyoruz. Böyle giderse staddan dışarı atacaklar. Daha ne kadar müslüman mahallesinde salyangoz sattıracağız? Biz ne zaman başka ülkelerde hurma, çiğ köfte, lahmacun satmaya başlayacağız.
//Sanırım açlık başıma vurdu. Fazla uzatmayayım hemen bir çözüm algoritması üreteyim;
  1. Son cümleler yazılır
  2. 'Yazıyı Yayınla' butonuna basılır
  3. LapTop'un kapatma düğmesine basılır
  4. Koltuktan kalkıp ışık kapatılır
  5. Mutfaga gidilir ve 'karnını doyurmak' proedure si çalıştırılır. // Sahur için ;)
Hadi bana afiyet olsun. Selametle...

Msn maceraları 1 : Yongalılar

1 yorum

Zaman zaman hepimizi birileri çileden çıkartır. Çünkü bu asli görevler arasındadır. Bazen bizler de birilerini çileden çıkartırız. Neyse öz eleştirimizide yaptıktan sonra beni çileden çıkartan bazı kişi ve olaylara ara sıra değineceğimi belirtir ve ilk Yongalı yı (Beni çileden çıkartanlara taktığım bir sıfattır) anlatayım.

msn diyorki; filan kişi sizi eklemiş ne yapayım. Gabul buyur gelsin bakalım.

- Merhaba buyrun beni eklemişsiniz, ben kefukar.
- Evet ben ekledim.
- Evet biliyorum çünkü ben eklemedim :)
- Adınız ne ? nereden?
- nick kullanırım kefukar, TCP/IP den.
- Hımm. Benimki Gamze, Ankaradan. // Çattık gene kız çıktı. Al başına belayı. Kendimi ICQ da hissettim ama neyse bakalım ne çıkacak altından.
- Memnun oldum Gamze . Buyur seni dinliyorum.
- Benim delphi öğrenmem lazım yardmcı olur musunuz?
- Ben de pek bilmem ama elimden gelen bişey olursa fırsat buldukça olabilir. Nedir takıldığın nokta?
- Ben bu delphiyi anlamadım.
- Ben de senin ne demek istediğini anlamadım.
- Ya işte delphi öğret bana ne olur...
- Gamze, başka bir dil olsa neyse ama Delphi Türkiyede en çok kullanılan ve en çok Türkçe dokümana, foruma hatta video eğitimleriyle anlatılan bir dil. Dur ben sana linkleri vereyim.
- Yok yok biliyorum onları.
- Nasıl yani Türkçe pdf ler, destek forumları, eğitim videolarını biliyorsun, okudun izledin öyle mi?
- Evet baktım videolara. Zaten Filan yazarın kitabını da aldım. Ama gene de bişey anlıyamadım.
- Desene durum vahim. Valla Gamze sen kitapları, pdf leri, forumları, eğitim videolarını izlediysen ve hiçbir şey anlamadım diyorsan beni bırak Marco Cantu gelse gene sana Delphiyi öğretemez.
- Ama öğrenmem lazım.
- Öğren o zaman. Ama daha beyinler arası data transferi keşfedilmedi. Yani bu kafayla gidersen öğrenebilmek için bu icadı beklemen lazım. Hadi canım Rabbim Selamet versin.

Programlama Forumlarında Tatil Bitti

0 yorum

4 Aydır malumunuz üniversiteler tatildeydi. Dolayısıyla programlama forumlarının bir çoğundaki Admin ve Moderatorler de başlarını dinlediler. Ama zil çeldı. Gerçi üniversitelerde zil yok ama teşbih de hata olmaz.
Arık hemen hemen her forum da şöyle başlıkları yeniden görmeye başlayacağız;

  • Acil Yardım.
  • Kafayı yicem.
  • Allah rızası için bi el atın.
  • Yok mu bana yardım edecek
  • Acemiye yardım
  • Ödevim var nolur bir cevap
  • Abilerim ablalarım derdime çare
  • Yar bana bir eğlence....
Yetkiliden cevap : LOCKED!

Başlık zaten offside, ya içeriği. Oy oy oy.... Aman sabahlar olmasın. İçerik daha da haşat.

  • Okul takip programı yapmam lazım. Nasıl yaparım.
  • Elinde işletme programı olan var mı? Delphi'de...
  • Bitmez bu okul
Arkadaşlar, tamam acil yardıma ihtiyacınız olabilir. Ama bu ihtiyacınızı gidermenin ilk ve temel noktası doğru soru sormaktır. Hemen şunu okuyun. Düzgün Soru Sormanın Yolları. Hem siz kafayı yemeyin hem de yöneticiler.
Selametle.

Erkek Arkadaş 5.0'dan Koca 1.0'a Upgrade Sorunu

0 yorum

Alıntıdır :

Sayın Teknik Servis Yetkilisi,

Geçen yıl aldığım "Erkek Arkadaş 5.0" programını "Koca 1.0" seviyesine yükselttim. Ama tüm sistem performanslarında bir yavaşlama söz konusu.

Özellikle "ErkekArkadaş 5.0" bölümünde bulunan "Çiçek 8.0" ve "Mum ışığındaYemek 6.3" işlemleri "Koca 1.0" programında yok.

"Koca 1.0" programı devreye girince bir çok program devre dışı kaldı.

"Romantizm 9.5" ile "Özel Ilgi 6.5" kesinlikle devre dışı, ama bunun yerine "Sınırsız TV 0.4" ve "Maraton 1.35" sürekli çalışıyor.

"Sohbet 8.0" ve "EvTemizliği 2.6"yi çalistirinca da sistemi çökertiyor.

"Kavga 5.3", "Evi Terk Et 3.2" programı fayda etmedi.

"Koca 2.0" sürümünü yüklesem işe yarar mi? Sizce ne yapmam gerekiyor?

Imza

Umutsuz

***********************
Sayın Umutsuz.

Bir kere bu olayı şöyle görmeniz gerek "ErkekArkadaş 5.0" bir
eğlence paket programıdır, "Koca 1.0" ise başlı başına bir işletim sistemi.

"http:/ Beni sevdiğini düşünüyordum.html" komutunu yazarak
"GözYaşı 6.2"'yi indirin ve "Suçlu His 3.0"'ı güncellemeyi unutmayın.

Eğer bu uygulamalar doğru sonuç verirse "Çiçek 2.0" ile "Mum Işığında Yemek 2.1"
kısa bir süre için devreye girebilir. Ama sakın çok sık uygulamaya
koymayın yoksa "Koca 1.0" otomatik olarak koruma programı olan

"Sessizce Surat Asma 2.5"'i devreye sokar.

Ama ne yaparsanız yapın kesinlikle "Kaynana 1.0"'ı
çalıştırmayın.Ekran görüntüsünü bozan ve sistem kontrolünü kaybettiren bir virüs
ortaya çıkar.

Ayrıca "Erkek Arkadaş 5.0"'ı kesinlikle yeniden yüklemeyin. Bu
kabul edilmez uygulama ciddi sorunlar yaşatabilir ve "Koca 1.0" bunu
kaldıramaz.

"Koca 2.0 " ise size ek yük getirmekten başka ise yaramaz.

Kısacası "Koca 1.0" çok güzel bir işletim sistemi, ama sınırlı
hafızaya sahip ve yeni uygulamaları hemen kavramaya müsait
değil.Performans arttırıcı ek programlar tavsiye ederiz, mesela, "SıcakYemek 3.0"
ve "Sevgi Sözcükleri 7.7" çok faydalı olur.

Iyi Şanslar

// Bu konuyu detaylandıracağım. Kadın erkek ilişkileri, aşklar, evlilikler, sorunlar ve çözüm yolları.... Hepsini yazacağım. Yeterki takip edildiğimi bileyim :)

Oracle PL/SQL Uygulama Videosu

0 yorum



Oracle PL/SQL Uygulama Videosu (English)

C# Visual Studio Türkçe Eğitim Videoları

0 yorum

Başlık : VS yi çalıştırma ve proje geliştirmeye başlama
Açıklama: Visula Studio nasıl açılır , nasıl proje geliştirmeye başlanır ve kod yazılır.


Başlık : C# ile ekrana metin yazdırma , değişken tanımlama
Açıklama: C# ta ekrana metin yazdırma için kullanılan fonksyonlar,değişken tanımlama ,
Kullanııdan değer alma , kullanıcıdan alınan değerleri değişkenlere atamak.



Başlık : C# ile MSSQL ve Access e bağlanma
Açıklama: C# ile MSSQL ve Access veritabanlarına bağlanan örnek uygulama eğitimi.


Başlık : C# ta switch case kullanımı
Açıklama: C# ta şartlı dallanma yapıları switch-case kullanımı örnek anlatımlı.


Başlık : for ile döngü oluşturma
Açıklama: C# ta for ile döngü oluşturma örnek uygulama ile anlatım.


Başlık : while ile döngü oluşturma
Açıklama: C# ta while ile döngü oluşturma örnek uygulama ile anlatım.



Başlık : C# ta Koşullar-Karşılaştırmalar ( if kullanımı )
Açıklama: Bu videoda C# taki koşullardan ve kaşılaştırmalar.




Başlık : C# ile Windows Tabanlı Uygulama Geliştirme
Açıklama: C# ile windows uygulama geliştirme , basit bir uygulama örneği.


Emeği geçen herkese teşekkürler.

Hangi Programlama Dili ?

1 yorum


Açıkcası ben bu sorunun cevabını 3 yıldır arıyorum hala bulmuş değilim :)
Gençliğimde GWBasic le başlamıştım. Sonra Quick Basic çıktı ki uff o ne güzellik artık 10 - 20 - 30 gibi satır numaralarından kurtulmuş daha görsel bir editöre kavuşmuştuk. Küçük şeylerle mutlu olabiliyorduk.
Geçmiş geçti gitti şimdi ve gelecekten bahsetmek sanırım daha münasip. Mevcut diller ve kullanım oranlarını Buradan inceleyebilirsiniz. Tabiki bu dünyadaki istatistiği. Ülkemizde ise malumunuz bu grafik baya farklı. Bu konuya daha sonra değineceğim ben şimdi asıl mavcuya gireyim.

Bence en güzeli Hangi Programlama Dili ? sorusunu aşağıdaki soruları cevapladıktan sonra kendiniz yanıt vermenizdir .

  1. Bir dil öğrenmekteki amacım ne?
  2. Gerçekten gerekli mi öğrenmem?
  3. Kariyer mi? Para mı?
  4. Öğrenmek için ayıracağım süre ne kadar?
  5. Hagi alanlarda projeler geliştirmek istiyorum?
  6. IDE ve Syntax (yazım dili,şekli) olarak ruhumu okşuyor mu?
  7. Bu dil hala destekleniyor ve geliştiriliyor mu?
Bu soruları yanıtladıktan sonra kararı kendiniz rahatlıkla verebilirsiniz. Önemli olan o dil mi bu dil mi? diye çok vakit kaybetmeyin. Yoksa hiçbir dili hakkıyla öğrenemezsiniz (Tecrübeyle sabit). Yukarıdaki sorulara içtenlikle cevap verdikten sonra size uygun olduğuna inandığınız dile hemen başlayın ve artık aklınızda 'acaba şunu mu öğrenseydim, aslında şu dili daha çok övüyorlar' gibi şeytani vesveselere kulaklarınızı tıkayın.
Hangi dil olursa olsun ARAÇTIR. Amaç ise Programdır. Hakkıyla öğrendiğiniz bir dil varsa yani Programcıysanız, başka bir dile geçmek sizin en fazla 1 haftanızı alır. O da IDE ye ve Syntaxlara alışma zamanıdır. Algoritma aynı, OOP aynı, if aynı if for aynı for....

Artık hangi programlama dilini öğreneceğinizi biliyorsunuz ve aklınızda şüphe yok. Eee daha ne duruyorsunuz ? Ne başladınız mı? Peki Allah zihin açıklığı versin. Kolay Gelsin. Başarılar ;)

Eğlenceli Virüs Olur mu ?

0 yorum



Geleceğin Virüslerinden. Karşınızda The Chosen One!

Acayip Hayvanlara Benziyirsen

0 yorum



Hüseyin TURAN'ın güzel türküsüne(Acayip Hayvanlara Benziyirsen) @selchukgraphics arkadaşımızın güzel bir klip çalışması.

NOT: Yarası olan herkes üstüne alınmakta özgürdür!

Linux ve İlerisi = Moraaz.Org

0 yorum


Kurucularından olduğum www.moraaz.org 3 ncü yılında daha güçlü ve daha kararlı.

Buradan tanıtım slaytını izleyebilirsiniz.

Linux ve açık kodlu uygulamalar hakkında temelden ieri seviyeye kadar bilgilere ulaşabilmenizi hedefleyen moraaz.org , gün geçtikçe büyümeye ve gelişmeye devam ediyor. Herşey Özgürlük için ! :)
En popüler Linux dağıtımlarının anlatımlarını bulabileceğiniz moraaz.org ilgili videolarla da kütüphanesini destekleyecektir. Yeni yapıda herkese göre yerimiz ve her seviyeye verilen bilgimiz vardır. Haydi buyrun buyrun... www.moraaz.org

Linux anlatılır da, Linux altında programlama anlatılmaz mı ? Elbette anlatılır. C/C++, Python, PHP, Ruby, Lazarus gibi dillerle Linux altında program makale ve dersleri de yer alacaktır.

Siz de kendinize ve bilginize güveniyor, yazar olmak istiyorsanız bu bize gurur verir.


Gelecek Web'de mi?

0 yorum

Bidiğiniz gibi Web Programlama çok yaygınlaşmış ve her geçen gün yeni teknolojiler kazanmakta. Çok göz alıcı veya çok değişik/çarpıcı web uygulamaları yapılabilmektedir. Bir çok masaüstü programları bile yavaş yavaş Web üzerine kaymakta.
Buna en güzel örnek şüpesiz ki Google.. Web üzerinden video izleme, kitap okuma,oyun oynama, yazı editörü kullanarak belge oluşturup print edebilme v.s.v.s. http://directory.google.com/Top/Computers/Software/

Peki hiç düşündünüz mü neden web üzerinde bu tür uygulamalara ihtiyaç olsun ki diye?

Bunun 2 temel sebebi var:

1. İnternet konusundaki gibi bir hıza uygun fiyatlarla elbet bir gün kavuşacağız. Dolayısı ile internet daha da önemli bir dünya olacak. (Hala yeterli seviyede değil)

2. Özellikle M$ ın kasıtlı politikaları yüzünden tahminimce 3-5 yıl içerisinde artık Windows da öyle her program çalışmayacak ve her programlama dilinde uygulama yazılamıyacak.Win üzerinde çalışacak M$ programlarının da tuz oranı baya artacak ve tansiyonlarımızı iyice yükseltecek. Yani M$ ın izin verdiği dilde ve tarzda olacak. Bu kısım benim şahsi düşüncem katılmaya bilirsiniz.

İşte bu bilgiler ışığında web uygulamalarının geleceği inanılmaz parlak olarak görüyorum.Son kullanıcılar "neden para vereyim ki internetten işimi görüyorum zaten" şeklinde düşünmeye başlıyacaklar. (Tabi bu geçişin en son yaşanacağı ülkelerden birisi de Türkiye, ama mutlaka yaşanacak)

Madalyonun bir yüzü de gelecekte cep telefonları ile internet erişimin gelişmesi ve daha cazip hale gelmesi. Gene şahsi kanaatimce o günlere ulaştığımızda bazı PC kullanıcıları, PC yerine cep telefonlarını (Cep Bilgisayarları) tercih edecek.

Bu görüşümü destekler nitelikte bir alıntı...

Financial Times'da Google CEO'su Eric Schmidt tarafından yazılmış olan köşe yazısı, firmanın internetin geleceğine bakışını ve stratejilerini yasıtıyor. Tabi ki bizlere de yaratıcı fikirler üstüne düşünmemiz için fırsatlar sunuyor.

Yazının detayına girmeden sadece ana başlıklarını şöyle listelemek istiyorum:

* İnternet mobil cihazlarda, telefonlarda, gelişimini sürdürüyor olacak. Yani yeni nesil internet cepte olacak. Neden mi? Çünkü:
* Cep telefonları PC'lerden daha ucuz.
* Dünyada, PC'lerden 3 kat fazla cep telefonu var ve büyüme 2 kat daha hızlı olarak sürüyor.
* Cep telefonundan internete erişebilenlerin sayısı hergün artıyor.
* Dünya Bankası, dünya nüfusunun 2/3'ünden fazlasının en az bir cep telefonu şebekesinin kapsama alanı içinde yer aldığını bildiriyor.

Bunların dışında benimde eklemek istediğim bazı noktalar var:

* Cep telefonları ile online ödeme sistemi kurmak, faturalama imkanlarından dolayı daha kolay ve kullanışlı.
* Cep telefonu numaranız kullanıcı adı, üyelik, şifre ve bunun gibi dertlere son verebilir.
* GPS teknolojisi sayesinde çok geniş özelliklere sahip uygulamalar hazırlanabilir.
o Adres girmenize gerek kalmadan siparişinizin olduğunuz yere gelmesi
o Google Maps gibi servislerin çok daha etkin kullanılması
o ve diğerleri...
* Skype, MSN Messenger gibi uygulamalar cep telefonları ile çok daha fazla kişiye ulaşabiliyor ve pazarda çok daha geniş yer buluyor olacaklardır. Elbette bu tür yazılımların cep telefonları üzerinde kullanımlarının artması yine yaratıcı çözümleri beraberinde getirecektir.
* vs....vs...


Bu bilgiler ve tahminler ışığında diyebilirim ki GELECEK WEB de...Anladığınız gibi kastetiğim olay 3-5 firmaya şirketimizin de web sayfası olsun mantığı değil. Günümüzde Türkiye de bile bir çok web hizmeti yeniliği çıkıyor. Örnek vermek gerekirse; Her türlü banka işlemlerinizi, Fatura ödeme işlemlerinizi, iş/kayıt başvurularınızı hatta online sınava girme gibi. Daha da sayılabilir.

Sonuç olarak gelecek ne getirir kimse bilemez ancak, geriye dönük olarak teknolojinin geldiği noktaları düşünerek tahmin etmek de çok zor değil. Öyleyse bu gelişimi seyretmek yerine içinde yer almak olmalı amacımız öyle değil mi?

Ramazan Manzaraları 1

0 yorum

"Hoşgeldin Ey 11 Ayın Sultanı" diyerek karşılarız hep.
Bu sene de öyle oldu elbet.
Ramazan ile ilgili değişmeyen tek şey bu değil elbet.

  • Ağzından küfür eksik olmayan, abdest namaz nedir bilmeyen aç kalarak (tikkat buyurunuz bilerek Oruç Tutarak demedim) cennete gitme umudunu yinelerler.
  • Gayet mülayim bir psikoloji ile başlanılan gün, saatler ilerledikçe psikolojik değişimlere uğramanıza gebedir.
  • Hele ki iftara yertişmek ayrı bir curcuna. Trafik denen illet adamı dinden imandan çıkartmayı hemencecik beceriverir. Küfürlerin bini 1 para. Hoop Oruç nolcak?
  • Bu da yetmez iş iyice tatsızlaşır bazen. Kavga gürültü alır etrafı.
  • Hasbel kader kazasız belasız eve ulaşılırsa, bereketli bir kral sofrası bekler. Ama gözümüz doymaz şu yok mu bundan bu kadar mı? gibi manasız aç gözlü sorularla eş , anne, abla , yenge takdir edilmek yerine sıkboğaz edilir.
  • Allahü Ekber... Yarab sen kabul et. Şşşş yavaş ye kovalayan yok. Ama kim dinler ki. 30 dk. sonra görüşelim canım. Ahhh midem... Çok mu yedik ne... Yok canım ne münasebet.
  • Hadi çayınıda içtin al abdestini de teravihe git. Ya midem de bi ağrı var hiç sorma bu gün gitmesem iyi olacak. Tabi canım gerek yok bütün gün aç kaldın ya yeter o sevap sana.
Allah sonumuzu hayretsin.....

Yazılım Satın Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

0 yorum

Alakalı – alakasız bir çok sektöre çözüm ürettiklerini iddiada eden firmaların aslında alelacele ve amatörce program yaparak, çözüm yerine ekstra sorun ürettiler. Bu da sektörlerin programlara ve yazılım firmalarına şüphe ile yaklaşmalarına sebep oldu. Neredeyse simitçilere bile program yazmaya çalıştılar. Ne acı ki bu firmaların bazıları büyük paralar kazandıkları için kendilerini de büyük görmeye başladılar.

İşte bu noktada HOOOP diyorum. Yeter artık.

Buradan tüm KOBİ’lere ve sektörlere sesleniyorum. Alacağınız yazılımın ilk önce sakın fiyatına bakmayın. Tek ya da en önemli kriteriniz fiyat olmasın. Çok ucuza mal ettiğinizi zan ettiğiniz bir yazılım size olmadık yeni sorun ve sıkıntılar açabilir. Peki kendilerine sormaları gereken sorular ne olmalı ;

  1. Bu yazılım sayesinde işlerim düzene girecek mi?

  2. Bu yazılım sayesinde işlerim hızlanacak mı?

  3. Bu yazılımı üreten veya satan firma ürününe ne kadar güveniyor?

  4. Bu yazılımı üreten firma ürününe ne kadar destek veriyor?

  5. Bu yazılımı üreten firma ne kadar profesyonel, işini ne kadar önemsiyor?

  6. Bu yazılıma vereceğim para ne kadar sürede bana fazlasıyla geri dönecek?

Bunun yanında önemli hususlardan bazıları ise;

* Şirket Personelinin Eğitim ve beceri düzeylerinin tespit edilmemesi, yazılım ürünleri / hizmetleri satın alınırken yazılımı kullanacak olan kişilerin eğitim ve becerilerinin göz ardı edilmesi,

* Yazılım ürünleri satın alınırken şirket çalışanlarının mevcut sıkıntılarının ve önerilerinin alınmaması,

* Yazılım ürünleri satın alınırken şirketin mevcut verilerinin entegrasyonunun göz ardı edilmesi,

* Yazılım satın alınırken şirketin ileriki dönemlerde ihtiyaçlarının tanımlanmaması ve bu sebeple ileriki dönemlerde alınacak ek yazılımlarda entegrasyon sıkıntıları yaşanması,

Kriterleri ve önemli bazı hususlardan bahsettikten sonra, sizlere bir KOBİ’nin izlemesi gereken rotayı çizmek istiyorum;


Şirketlerin Yazılım Hizmeti Satın Alırken Dikkat Etmesi Gereken Noktalar:


1) Departmanlar Bazında İşleri Tanımlayın:
a) Şirketinizin bütün departmanları için İş Akış Şemaları oluşturun, veya mevcut iş akış şemalarınızı gözden geçirip güncelleyin.
b) Dosya bazında, müşteri bazında iş akışlarını takip edin. İş Akış Şemalarınızın tutarlılığını kontrol edin.

2) Problemlerinizi Tanımlayın:
a) Departmanlar Toplantıları ve Genel Katılımlı Toplantılarla iş akışlarınızdaki problemlerinizi belirleyin.
b) Farklı departmanlarda aynı işe ya da dosyaya veya müşteriye yönelik olarak yapılan işlemleri tanımlayın.
c) Varsa mükerrer işleri tespit edin.

3) Hedeflerinizi Tanımlayın:
a) Departmanlar bazında ve Şirket Geneli için hedeflerinizi belirleyin.
b) Yazılım’dan beklentilerinizi ve Yazılım ile ulaşmak istediğiniz hedefleri belirleyin. Bu hedefler, hızlı gelişme, daha iyi müşteri hizmeti, daha iyi kalite veya daha düşük fiyat gibi belirgin şeyler olmalıdır.
c) Sadece bir departmanda kullanılacak bile olsa alınacak yazılım ürünün ya da hizmetinin, diğer departmanlardaki işleri, süreçleri nasıl etkileyebileceğini analiz edin.

4) Satın Alma Süreci:
a) Hizmet sağlayacak firmadan beklentilerinizi tanımlayın.
b) Piyasa araştırması yapın, sektörünüze hizmet veren firmaları veya benzer yazılımlar üreten firmaları tespit edin.
c) Firmalardan proje dokümanlarını ve takvimini de içeren detaylı teklifler alın.
d) Sağlayıcı firmalarla yüz yüze görüşün, firmayı ve ekibini iyi tanıyın.
e) Hizmet sağlayıcı firmalar hakkında referans araştırması yapın. Hizmet verdikleri müşterilerle görüşün. Hangi hizmeti aldıklarını, ürünün başarısını, memnun oldukları ve olmadıkları konuları irdeleyin.
f) Edindiğiniz bilgilerle her bir üreticinin zayıf ve güçlü yanlarını değerlendirin.
g) Hizmet sağlayıcı firma ile aranızdaki ilişkide olası her türlü durumun açıklandığı özel sözleşmeler hazırlayın.

5) Teknoloji Danışmanlık Hizmeti Alın:
a) İhtiyaçlarınızı doğru tanımlayabilmek için teknoloji danışmanlık hizmeti alın.
b) Size hizmet verebilecek kuruluş araştırmaları için teknoloji danışmanlık hizmeti alın.
c) Hizmet sağlayıcılar arasından doğru seçimi yapabilmek için teknoloji danışmanlık hizmeti alın.
d) Doğru ürünü seçebilmek için teknoloji danışmanlık hizmeti alın.


Hehe... Hadi şimdi bu yazıyı okuyan şirket sahiplerine satın o uyduruk yazılımlarınızıda göreyim :P

Coder Olmak

2 yorum

Coder Olmak.
Bu konu uzun zamandır bende takıntı olan tuhaf bir konu. Artık gınağı (bıkkınlık) geldi. Ağzıma geleni saymanın vaktidir :)
Bazı Programlama sitelerinde yetkili sayılırım. Birşey bildiğimden değil yanlış anlaşılmasın. Sadece sivri dilimden :) Bu tür platformlarda zaman zaman hak dene hakkı verilmeli düsturu içinde hareket ettiğimde doğrudur. Ama hak edenlerin haddi hesabı yok ki kardeşim. Hakeza başka platformlarda vya msn de. Ya bi sakin olun. Ağır olun. Paniklemeyin. Boynuz olun sonra kulağa geçin. Cin olun sonra adam çarpın. Bu gençlik benim ömrümü yedi.

Ben coder değilim, olmayada pek niyetim yok açıkcası. Birkaç tanıdığım CODER var o sebeple pek cazip gelmiyor halleri. Ama asıl mesele şu ki "Kimdir Coder?"
Kod yazan diye atlamayın hemen :) İlk manası elbette kod yazan. Ama anladınız siz benim neyi kastettiğimi. Bu bir ünvan.
Atalarımız ne demiş;
"Herkes programcı olabilir ama Coder olamaz"
"Programcı bugünü, Coder yarını düşünür"

Malum yurdum gençliği ya hobi olarak ya da okuldaki dersleri itibariyle programlamaya adım atmakta gecikmiyorlar. Çok güzel Allah zihin açıklığı versin. Bu gençler başta forumlar olmak üzere değişik platformlardan Help Me! demektedirler. Eh hadi buraya kadar da tamam. Ama.... Yardım istemenin de adabı maşeret kuralları vardır. Hadi bunları bilmiyorsun uyarılara da mı kulak asılmaz be gençlik? Burada iki şık devreye giriyor;

1. Yardım istediğine pişman olur ve küser. Hatta yapıcı uyarılara bile içerler.
2. Doğru dürüst yardım istemeyi öğrenir ve istediğini alır.

Her iki durumda da balık tutmasını öğrenmek isteyen çok azdır. Bu isteyenler arasından da öğrenenler abaküsle bile saymaya değmeyecek sayıdadır.

Asıl curcuna Veritabanı bağlantısını gerçekleştirip, 3-5 butona OnClick yazdıkları zaman başlıyor ki hiç sormayın. Daha dün "üstad bu butona basılınca 'Hello World!' nasıl yazdıracam ? diye sorduklarını çabucak unutan genç arkadaşların artık havasından geçilmez hale gelmiş oluyor. Bir de msn ye Kişisel ileti yazdılar mı tamamdır. "Ben coder oldum".. hııııı oldun canım.
Devam et sen bu kafayla daha çok şey olursun. Ama CODER ıııh... Sittin sene olaman... Öpücük.

Olayın görsel boyutu....

Eğitim Şart !

0 yorum

Eğitim Şart!

İnsanoğlu 6 aylıkken başlıyor çevresini gözlemlemeye birşeyler öğrenmeye başlıyor. 2,5 yaşında iken beyni bir Prof.'un 2 katı kadar kapasiteyle çalışıyor. Maşşallah Maşşallah... Sonra büyüyor, okula gidiyor. Daha 6 aylıkken birşeyler öğrenmek için etrafına bakınan, konuşma ve olanları anlamaya çalışan insanoğlu; bu hevesini fazladıyla uygulayabilme imkanı olan okulda başka biri oluveriyor. (İstisnalar elbet var.)

Henüz 3 yaşında "Anne ben okula ne zaman gidecem, bana ne zaman çanta-önlük alacaksınız" diyen çocuk, okul hayatının başlaması ile birlikte hayalleri trajedi, hatta kabusa dönüşmeyebaşlıyor. Peki ne oluyor da böyle olooooor?

Aslında durum basit. Çocuk araştırmacı, öğrenme azmiyle yanıp tutuşuyor.

Herkese herşeyi soruyor. Anne, baba, dede, öğretmen... Bir süre sonra aldığı cevapların şekli ve niteliği değişiyor. "Ya bi sus", "Bi o kaldı öğrenmediğin", "Senin yaşın küçük anlamazsın" gibi cevapları almaya başladı mı dünyanın hiç de tahmin etmediği kadar enteresan ve tuhaf olduğunu idrak etmeye başlıyor.

Yine aynı karakterler çocuklarının ilk yıllarında;"baba dedi baba", "kendi yemek yiyebiliyor", "çişini söylüyor".... durumlarından bir süre sonra iş değişir. "Oğlum sus bi", "elleme kıracaksın", "i daha çekmeceleri karıştırırsan sorarım sana"... gibi azarlamalarla çocukdaki Öğrenme, merak ve araştırma duygularını daha 3-4 yaşlarındayken köretmeye çaba sarfediyoruz.

Pısırık, korkak, çekingen bir evlat yetiştirdiğimizin farkında bile olmuyoruz.
Şimdi özetleyelim senaryomuzu. Senaryo dediysek dizi çekmeyecez. Gerçek senaryolar bu. Hayat hayat....

Bir çocuk var; Önce azimli, meraklı, çalışkan, hevesli, araştırmacı, çok zeki...

Okul yaşlarından itibaren aynı çocuk; Hayattan bezmeye başlayan, herkesin kendisiyle uğraştığı izlenimi içinde, öğrenme azmini kaybetmeye başlamış, merak duygusunun ne olduğunu yakında tamamen unutacağını bilen, pısırık ve korkak...

Sorarım size, biz neden kendi evlatlarımıza, gençliğimize bu kadar kötülük yapıyoruz? Sonrada "ya bu çocuk küçükken böyle değildi" diyoruz. Değildi tabi SİZ bu hale getirdiniz. Anne- Baba- Öğretmenler - Toplumun Tüm bireyleri...

Suçlular Ayağa Kalkın! desem tüm yurdum insanı ayağa kalmak zorunda kalır.
Neden böyleyiz, neden kendi evlatlarımıza bu kadar kötülük yapıyoruz. Sonrada "bizden bişey olmaz", "biz olmayız", "ne olacak bu memleketin hali" muhabbetleriyle suçlu papua yeni ginelilermiş gibi şuçlu ararız...

Utanın be. Ayıp ayıp. Koca koca adamlarsınız.

Şu anda böyle yetişen gençlik size sesleniyorum : Kendinize gelin, özünüze, çocukluğunuza dönün.. Unutun ane, baba ve öğretmenlerinizden yediğiniz azarları. Gene korkusuz, gene meraklı gene araştırmacı olun. Çünkü şu an her zamankinden fazla bilgiye açsınız.
Ailenizden veya okullardan aldığınızı sandığınız EĞİTİMİ ! unutun. Onlar sizi pısırıklaştırmakiçin verdiler o eğitimleri. Benim insanım, benim gencim pısırık olamaz. Lafla "ecdadımız şöyleyapmış, böyle yapmış" demekle siz bişey mi yaptığınızı sanıyorsunuz. Siz de yapın torunlarımız da bizlere desin.

Kimin EĞİTİM'e ihtiyacı var?

Ömrümü yediniz, ömrümü...

Biri Beni de satın alsın

0 yorum

Son zamanlarda Teknoloji Haberleri hep 'Bu şunu satın aldı' şeklinde.

Örnek :

Myspace, Photobucket’ı Satın Aldı!
Adobe, Scene 7′i Satın Aldı!
Microsoft'tan Yahoo'ya 50 Milyar $
GittiGidiyor derken Ebay'a Gitti...
Blogcu.com satıldı
Microsoft, İzmirli Devbiz'i aldı


Yetti artık canım, ne zaman keşfedileceğim. Artık birileri de beni alsın ya. Yetenek + Potansiyel + Zeka + Enerji +.....+ Bilimum fiziki ve kimyevi olgular yanında felsefi ve sosyolojik düşüneler = BEN Smiley

İşin şakası bir tarafa dünya artık iyice küçülüyor. Rekabetin tek ölüçsü $ olmuş. Büyük balıklar küçük balıkları hızla yutuyor. Ortada OLTA ile avlayabileceğiniz küçük balık kalmıyacak. Bunu görmek lazım. Hala balığı olta ile tutma niyetiniz varsa bir an önce vazgeçin. Kendinize ya başka yöntem bulun ya da küçük balık olun sizi de yutsunlar. Bazen yutulmak da güzeldir Smiley

Şahsi kanaatlerimden birisi de özellikle bu yıl kendini daha fazla hissettirecek ama asıl patlamaların önümüzdeki 2-3 yıl içide olacağına inandığım Bilişim Teknolojisindeki çok büyük devrim niteliğindeki buluşlar olacaktır.
Şimdileri pek de hayal edemediğimiz bir çok olgu hayatımızın vazgeçilmezlerine dönüşecek. Acaba biz (şahsımz, ailemiz, toplum, devlet, dünya..) buna ne kadar hazırız?

Bu satınalmaların bir yönü de güç birliği. Artık büyük şirketler bilişim teknolojisinde sınırları zorlamak, bir çok alanda aynı anda tekelleşmek için stratejik birleşmeler, satınalmalargerçekleştiriyor. Hepsinin amacı (Başta Google ve M$ olmak kaydıyla) Dünyayı Avuçları arasına almak. Bu basit bir tabir değil. Tamamen Dünyanın kontrolünün kendi ellerinde olmasını sağlamak tek amaçları. Yoksa siz hala bunu göremiyor musunuz?

Artık çevremize At Gözlüğüyle bakmayı bırakalım arkadaşlar. Tuhaf ön yargılarla, garip iç güdüsel gibi görünen ama aslında dikkatsizlik ve acelecilikten kaynaklanan hatalar yapmıyalım.

Hani bu günlerde herkesin dilinde olan Değişim Başladı lafı varya, çok doğru. Ama DÜNYA dabaşladı. Artık hiç birşey eskisi gibi olmayacak. Biz görürüz veya görmeyiz ama Parmak izimiz, TC Kimlik no (hatta barkodlu) ile neredeyse yatak odamız bile kontrol edilir hale gelecek.
Alışverişte, Yolculukta, İş yerinde, tatilde... hiç önemli değil. parmağını basmayan veya TCK sını cırtlatmayanı WC ye bile almıyacaklar. Buna hazır mısınız?

Hayır hayır, Farklı Konulardan bahsetmiyorum. Bunların hepsi birbirini tamamlayan konular. Çünkü bu YAKIN GELECEK...

Sonuç : Beni kimse alamaz. Ben kimsenin boyunduruğu altına girmem. Hür doğdum hüryaşarım, çılgınlık yapmaya çalışacağa da şaşarım. ÖZGÜRLÜK kavramını yeniden düşünün. Lütfen. Gerçekten ne kadar özgürüz? Ana babamız veya sevgilimiz, eşimiz giyimimize, gezip tozmamıza karışmıyorsa kendini Özgür (!) sayan Ey Yanılmış gençlik. Uyan artık. Uyan.....